Tekstil

[ct_space space_lg=”46″ space_md=”46″ space_sm=”0″ space_xs=”0″][ct_heading text=”Doster Hukuk olarak 1995’ten bugüne sizlerleyiz” font_size_sm=”24″ font_size_xs=”24″ font_weight=”” show_gap=”show” subtitle=”Tekstil” description_font_weight=”inherit” margin_bottom=”0″]

Türk tekstil ve hazır giyim endüstrisinin ilerlemesi, ülkemizin klasik tekstil üretimi konseptinde hayata geçmiş, endüstrinin ilk yıllarında ve kalkınma planında öncelik bulmuş olan sektör tekstil sektörü olmuştur. Kalkınma, pamuk üretimine bağlı şekillenmiş ve ufak işletmelerde üretimler gerçekleşmiştir (Owen ve Pamuk, 1999).

Ülkemizin iktisadi konjonktürü göz önünde alındığında 1980 ve sonraki yıllarda itibari ile yeni ekonomik reformlar ile beraber dışa açılım uğraşları bir çok sektörde bulunduğu gibi tekstil sektörü içinde bu durum hasıl olmuş ve bu termin içinde belirli aşamalar kat edilmiştir. 1990 ve sonraki senelerde tekstil sektörünün ülkemizde önemli sektör içerisinde yer alması ile sonuçlanmıştır. Bu seneler içinde endüstriyel büyümenin üzerinde hızlanma göstermiş olan, Avrupa gümrük kotalarına rağmen, minimum maliyet ile etkin işgücü ve düşük fiyatlı hammadde ve işletmelerin esnek davranması ile Avrupa’da Türk tekstil firmaları önemli bir iş birliği içerisinde yer almışlardır. Hazır giyim endüstrisi ve tekstil sanayisi korumacı politikalar ile sektöre gösterilen yatırımlar da devlet yardımcı olmuş ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile hayata geçirilmesi sağlanmıştır (Tan, 2001: 10).

Türkiye’nin lokasyonu, lojistik maliyetlerinin diğer ülkelere nispeten düşük seyretmesi ve teslim terminlerinin gün geçtikçe düşmesi sonucunu meydana getirmiş ve bu etmen çerçevesinde ciddi bir rekabet avantajı yakalanmıştır. Bilhassa hazır giyim alanında Türk ihracat ve ithalatında meydana getirdiği değişim ve ekonomik katkısı ile sektör gelişimi daha yavaş olan diğer sektörler ile kıyaslandığında öncü konuma gelmiş ve son dönemlere kadar da ülke açısından en önemli sektörlerin başında yer almıştır (Arslan, 2008: 38).

Türkiye dokuma endüstrisinde, Avrupa birliğinde bulunan ülkeler ve Amerika Birleşik Devletleri’nden daha genç ve kâfi derecede makine hatlarına haizdir. Ülkemiz ’de kumaş üretilmesinde ekseriyetle pamuk kullanılmaktadır. Pamuk endüstrisi iki kategoriye sahiptir. Bunlar, birleşik tesislere ve dikey entegre tesisler olmak üzere büyük ve küçük ölçekli işletmelerdir. Büyük işletmeler hazır giyim ve ev tekstilinde üretimi meydana getiren küçük ölçekli firmalar ekseriyetle ülkemiz tekstil endüstrisinin alt segmentlerinden olan ürünün tamamlanabilmesi seviyesinde rol üstlenmektedirler (Emek ve Sevim, 2006: 21).

Gerekli olan altyapı ve makine parkurlarının yenilenmesi ve geliştirilmesiyle konfeksiyon sektörü hızla ilerlemiş ve gelişmiş bir haldedir. Konfeksiyon yan sanayi de üretimi gerçekleştiren sektöre destek çıkmaktadır.

Ülkemizin hazır giyim ve sanayide gerçekleştirmiş olduğu ihracat incelendiğinde 1980 ve sonrasında ki yıllardan günümüze kadar her yıl yükselen bir trend içerisinde olduğu kolaylıkla görülebilmektedir. Bunun yanında bilhassa toplam ihracat içerisinde ki payında ne kadar ciddi olduğunu kanıtlar niteliktedir.

[ct_space space_lg=”0″ space_md=”0″ space_sm=”35″ space_xs=”35″]
[ct_box_background_image bg_image=”2338″ box_height=”551″ box_height_mobile=”350″]